Pir Sultan Abdal Derneği’nden Madımak Katliamı davasında vakit aşımına reaksiyon: Katillerden ve katliamcılardan yanadırlar

Firari sanıklar Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karataş istikametinden devam eden Madımak katliamı davasının, vakit aşımı müddetinin 2 Temmuz’da dolmasının akabinde birinci duruşması bugün Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Mahkeme, davanın vakit aşımı nedeniyle düşürülmesine karar verdi.

Sanatçı Erdal Erzincan, CHP Bayan Kolları Genel Lideri Aylin Nazlıaka, CHP Küme Başkanvekili Ali Becerikli Başarır, CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, Yeşil Sol Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat, EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca da duruşmayı takip etti.

Savcı, soruşturmanın genişletilmesine yönelik taleplerinin, ek mühlet taleplerinin reddine ve davanın vakit aşımı nedeniyle düşürülmesi istikametinde mütalaa verdi. Kararını açıklamadan evvel kolluğun salonda güvenlik almasını isteyen mahkeme, davanın vakit aşımı nedeniyle düşürülmesine karar verdi. 

Pir Sultan Abdal Derneği Genel Lideri Cuma Erçe, kararın akabinde Ankara Adliyesi önünde açıklama yaptı. Erçe, şunları söyledi: 

“30 yıldır devam eden adalet arayışımıza bugün kaldığımız yerden devam ediyoruz. Az evvel içeride verilen karar hepimizin hukukçularımızın onca ısrarına karşın her türlü memleketler arası muahedeye, her türlü üniversal hukuk normlarına karşın ne yazık ki üstten aldıkları buyrukları uygulamak ismine vakit aşımı kararıyla sonuçlandı. Onlar açısından bu karar bir şey tabir ediyor olabilir. İçeride de söyledim, bu kararla mahkeme heyeti bundan sonra halkın vicdanında yargılanacakların yerinde saf tutmuştur.”

“AKP hükümeti esasen katliamla ilgili kimin yanında olduğunu tekraren teyit etti”

Zaman aşımı kararına reaksiyon gösteren Erçe, “Bu devlet ve bugüne kadar gelmiş geçmiş hükümetler ve 21 yıldır da AKP hükümeti zati katliamla ilgili kimin yanında olduğunu tekraren teyit etti. En son bugünkü mahkemenin kararını da etkilemek için geçen hafta katillerden birini daha affettiler. En başından beri zati hükümet, katillerden ve katliamcılardan yana olduğunu tekraren vurgulamıştır. Katliamda şahsen rol oynayan, katliamın art planında gerçek sorumluları mahkeme önüne çıkarmayarak bu tutumunu ortaya koymuştur” diye konuştu. 

“Bu dava biz bitti demeden bitmeyeceK”

Erçe, “Katillerin kaçmasını şahsen tertipleyerek kimin, neyin yanında yer aldıklarını ispatlamışlardır. Katilleri kaçırtmışlardır. Yetmez, içeridekileri de seçimden evvel gerici, ırkçı, faşist, şeriatçı örgütlere verdikleri kelamın gereği olarak katilleri bırakmaya başlamışlardır. Bu nedenle safları muhakkaktır. Onlar katillerden ve katliamcılardan yanadırlar. Biz ise her şeye karşın binlerce zulme uğramış olsak da bir defa daha zalim olmamayı düstur edinenler olarak söylüyorum, her şeye karşın barıştan, kardeşlikten yana hal aldık, fakat bu saatten sonra saflarımız daha net olacak. Kiminle barışacağımıza, kiminle görüşeceğimize biz karar vereceğiz. Bu dava biz bitti demeden bitmeyecek” diyerek uğraşlarına devam edeceklerini tabir etti. 

“2 Temmuz 1993’ten bu yana yanmakta olan bir ateş var”

Avukat Şenal Sarıhan, “2 Temmuz 1993’ten bu yana yanmakta olan bir ateş var. Bu ateşin söndürülebileceği yer neresi olabilirdi? Biz hangi güçlere sahibiz? Bizim için yalnızca adalet aramak vardı. Adaleti aramak için hem bu şenliği düzenlemiş olan Pir Sultan Abdal Derneği, başka Alevi örgütler, tıpkı vakitte demokratik kitle örgütlerimizle, ailelerimizle daima birlikte bir hukuk gayretine girdik. Bu çaba aslında başladığı gün de kaybedilmiş bir gayretti. Zira polisin tutanaklarına nazaran 15 bin kişinin katıldığı aksiyonda gözaltına alınan, yargı önüne getirilen fakat 150 kişi oldu. Bu şahıslardan 125 hakkında o periyotta olan idam ceza verildi. İdam cezası kalktı, müebbet döndü cezaları. Cezaların değerli bir kısmı ne yazık ki infaz edilemedi. Hepsi örgütlü bir biçimde kaçırıldılar” dedi. 

“Hepimize geçmiş olsun demeyeceğim, hepimize yeni uğraş için güç olsun bu karar”

Sarıhan, “Hukuk uğraşımızın sonunda değiliz. İstinaf hakkımızı, temyiz hakkımızı onlar reddedilirse Anayasa Mahkemesi’ni ve İnsan Hakları Mahkemesi’ni, bütün yolları denemekte kararlıyız. Zira biz şunu öğrendik. Mağlubiyet üzere görünen, kaybedilmiş üzere görünen alanlardan aslında büyük kazanımlar çıkıyor. O kazanım, gayret etme ve direnme kararlılığıdır. Hepimize geçmiş olsun demeyeceğim, hepimize yeni gayret için güç olsun bu karar” diye konuştu.