Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye: Belirli hata örgütlerine yapılan operasyonlardan kimi çevreler rahatsız oluyor, kökenine kadar gidilmeli

Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, yayınladığı görüntü bildiride, “Son periyotta bilhassa belirli hata örgütlerine yapılan operasyonlar hasebiyle anlaşılan o ki birtakım çevreler rahatsız olmaktadır. Bu hata örgütlerinin sokaktaki piyonlarına değil, nereye uzanırsa uzansın kökenine kadar gidiniz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin milletlerarası prestijini, milletlerarası mafya çetelerinden, ulusal tertibini ulusal sistemini de sokak çetelerinden arındırınız” dedi.

Davutoğlu, MHP Başkanı Devlet Bahçeli’nin son periyotta Ayhan Bora Kaplan operasyonunda ismi geçen eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya verdiği takviye bildirisi ve Soylu’nun Bahçeli’ye karşılık vermesi ile gelişen gündeme dair, bir görüntü iletiyle açıklamalarda bulundu.

MHP Genel Lideri Bahçeli, Ankara’da yeraltı dünyasında “Kaplan” kümesi olarak bilinen ve 15 Temmuz 2016 gecesi beraberinde kalaşnikof silahlı adamlarıyla TRT’ye gelen, uyuşturucudan sabıkası olan Ayhan Bora Kaplan’ın eski İçişleri Bakanı Soylu ile ilişkisine  dikkati çeken gazeteci ve yorumcuları maksat almış, “MHP, Sayın Süleyman Soylu’nun sonuna kadar arkasındadır” açıklamasında bulunmuştu.

TIKLAYIN | Devlet Bahçeli, Süleyman Soylu’ya takviye çıktı, gazetecileri gaye aldı: Zillet ittifakının hizmetkarlığına soyunan vazifeli provokatörler!

Davutoğlu, yayınladığı görüntü bildiride şunları söyledi:

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Anayasamızın öngördüğü formuyla demokratik bir hukuk devletidir.

Demokratik hukuk devletinde kamu idaresini üstlenen herkes geçmişine siyasi aidiyetine bakılmaksızın hukuk önünde mutlak manada sorumludur ve bağlarıyla aksiyonlarıyla şeffaflık içinde olmak zorundadır. Şeffaflık unsuru, demokratik hukuk devletinin en temel prensibidir. Son yedi yıldır ülkemizde birçok alanda kayıt dışı bağlantılar ağı ortaya çıkmıştır. Ekonomik alanda yolsuzluklar üzerinden kayıt dışı bir ekonomik alan oluşmuş ve yoksulu daha yoksul, zengini daha varlıklı yapan yabanî bir servet transferi yaşanmıştır. Hukukta kayıt dışı hukuk bağları çerçevesinde hala Sinan Ateş olayının failleri gerçek manada yargı önüne çıkarılmamıştır.

Son günlerde bütün kamuoyunu meşgul eden İstanbul’daki, Ankara’daki sokaklardan milletlerarası çetelere kadar uzanan bir kayıt dışı devlet otoritesi kullanım alanı kelam bahsidir. Devlet otoritesini kullanan kim olursa olsun, bağlantıları konusunda şeffaf ve hukuk içerisinde kalmak zorundadır. Türkiye’de bugün eşkıya sokağa inmiş durumdadır. Vatandaşlarımız motamot yetmişli yıllarda olduğu üzere öldürülme endişesiyle sokağa çıkamamakta, aşikâr bir saatten sonra sokaklar ıssızlaşmakta ve neredeyse sokak çetelerine terk edilmektedir. Öte yandan milletlerarası çeteler mafya hesaplaşmalarını Türkiye üzerinden yaparken, Türk mafyası da hesaplaşmasını Atina sokaklarında, Roma sokaklarında yapmaktadır. Bir manada uyuşturucu ticareti ve birçok rant alanında Türkiye, hem mafyatik örgütleri ithal ediyor hem de mafyatik örgüt ihraç eder durumdadır.

“Belli cürüm örgütlerine yapılan operasyonlardan kimi çevreler rahatsız oluyor”

Sadece kokain alanında Türkiye Cumhuriyeti üzerinden yapılan ticaretin 100 milyar doları bulduğu milletlerarası kaynaklarda zikredilmektedir. Kıymetli vatandaşlarım, bu kurallar altında Türkiye Cumhuriyeti’nde kamu misyonu üstlenen herkes en küçük sokak çetesinden en geniş kapsamlı milletlerarası çetelere karşı gayret etmek zorundadır. Bugün maalesef birçok bakanımızın ismi bilinmezken mafya çetelerinin isimleri, önderlerinin isimleri her gün basında yer almaktadır. Bu durum karşısında kamu idaresinde bulunan iktidar hiçbir biçimde sessiz kalamaz. Son periyotta bilhassa aşikâr cürüm örgütlerine yapılan operasyonlar hasebiyle anlaşılan o ki birtakım çevreler rahatsız olmaktadır.

Burada Türkiye Cumhuriyeti’nde Başbakanlık vazifesini ifa etme erdemine nail olmuş bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, çetelere karşı uğraş eden bütün kamu yöneticilerine, yetkililerine, emniyet ünitelerimize seslenmek istiyorum; sokaklardan havaalanlarımıza, limanlarımıza kadar Türkiye’nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kadar her bir santimetresinde kamu sistemini korumak, eşkıyanın hakimiyeti altında gördüğü yerlerdeki silahlı çatışmaları engellemek ve Türkiye’yi gerçek manada demokratik hukuk devleti yapmak, sizin misyonunuzdur. Bu çerçevede yürütülen operasyonlara her manasıyla ve maksatları açık ve şeffaf bir formda paylaşılmak üzere dayanak veriyoruz.

“Türkiye’yi çeteden temizlemeye azmetmiş kim olursa olsun onları desteklemeye devam edeceğiz”

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kamu yöneticileri, ismen va lafsen devlete değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne sadık ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin görevlileridir.

Hepimizin asli vazifesi demokratik hukuk devletinin gereği olarak pak siyaseti toplumun her alanına yaymak, hukuku gerçek manada yaşanır kılmak ve her bir vatandaşımızın itimat içinde sokağa çıkabildiği asayişi sağlama misyonudur. Biz Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki Milletvekillerimizle gurubumuzla her vakit Türkiye’yi çeteden temizlemeye azmetmiş kim olursa olsun onları desteklemeye devam edeceğiz ve onlara davetimiz da açık olacaktır. Bu kabahat örgütlerinin sokaktaki piyonlarına değil, nereye uzanırsa uzansın kökenine kadar gidiniz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin milletlerarası prestijini, milletlerarası mafya çetelerinden, ulusal nizamını ulusal tertibini de sokak çetelerinden arındırınız. Unutmayınız bu istikamette atacağınız her adımda asla sahipsiz değilsiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir demokratik hukuk devleti olarak her vakit var olacaktır ve aziz milletimize seslenerek söz ediyorum; Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kamu tertibi bağlamında sahipsiz olmadığını vurguluyorum.”